Anayasa Mahkemesi ‘müstehcen olmayan’ paylaşımlara ilişkin ifade özgürlüğüne ilişkin karar verdi
Anayasa Mahkemesi, sosyal medya paylaşımında kullandığı “noniş” ve “noniş” tabirleri nedeniyle hakaret suçundan cezalandırılan şahsın ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine hükmetti.
YÜKLENİCİ DUBLEKSLERİ BÖLÜP “NONOŞ”U PAYLAŞTI
Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer alan karara göre, yüklenici KK, dubleks daireleri, daire sahiplerinin onayını almadan 4 daireye daha dönüştürdü. Durumun tapu müdürlüğüne bildirilmesi üzerine taraflar arasında husumet çıktı. Bunun üzerine KK, sosyal medyada “noniş” ve “nonuş” sözcüklerini içeren bir gönderi paylaştı. Daire sahiplerinden LK’nin, söz konusu paylaşımın kendisine yönelik olduğu yönündeki şikayeti üzerine KK, hakaretten yargılanarak 1740 lira para cezasına çarptırıldı.
Hakkındaki mahkûmiyet kararının kesinleşmesinin ardından KK, hak ihlali iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne kişisel başvuruda bulundu. Yargıtay, başvurucunun Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğü hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ İHLAL EDİLDİ
Kararda, ifade özgürlüğünün, abartıya ve hatta provokasyona bir ölçüde imkan tanıyacak şekilde geniş yorumlanması gerektiği belirtilerek, sosyal medya paylaşımlarında yer alan ifadelerin kaba ve saldırgan bulunsa dahi mahkemelerden bu yönde bir beklenti içinde olmaması gerektiği vurgulandı. Toplumdaki bireylerin birbirlerine kaba ve kırıcı sözler söylediği her durumda, yargı cezasıyla ifade özgürlüğüne müdahale etmek. .
Kararda, “Sosyal medyada yer alan her türlü kaba ve saldırgan paylaşıma otomatik olarak ceza verilmesinin, demokratik toplumun vazgeçilmez unsuru olan ifade özgürlüğü üzerinde caydırıcı etki yaratacağı” belirtildi.
Mahkemenin, söz konusu olay dikkate alınarak yalnızca “noniş” kelimesinin hakaret olduğu sonucuna vardığı ve bunun “abartılı bir yorum” olduğunu belirttiği kararda şu değerlendirmeye yer verildi:
“Mahkemenin, başvurucunun kullandığı ‘noniş’ ve ‘nonosh’ kelimelerinin gerçek olduğu ve eşcinsel erkekler için kullanıldığı, başvurucunun asıl amacının şikayetçiyi küçük düşürmek olduğu yönündeki değerlendirmesi ancak başvurucunun kullandığı kelimelere anlam yüklenmesiyle mümkün olmuştur. Başvurucunun verdiği anlamın ötesinde, Anayasa Mahkemesi’nin de altını çizdiği gibi “Tartışmalı ifadelere başvurucunun verdiği anlamın ötesinde bir anlam atfedilmemelidir. Başvurucunun ifade özgürlüğüne müdahale açısından mahkeme ilişkisinin yerinde ve yeterli olmadığı değerlendirilmiştir. Açıklanan ilişkilerle Anayasa’nın 26. maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verilmesi gerekmektedir.”